Kandaki proteinler, yağlar ve bazı moleküller yıllar içinde vücut ısısında şekerle birleştiğinde ortaya şekerlenmenin son ürünü olan karamelize olmuş zararlı maddeler çıkar. Bu karamelizasyon sonucu ortaya çıkan zararlı ve toksik maddelere AGE adını veriyoruz. Sağlıklı beslenen ve sağlıklı metabolizması olan bir kişide bunların miktarı yıllar içinde artsa da, zarar verecek seviyelere pek ulaşmazlar.
Vücudumuzda normalin üstünde seyreden, iniş çıkışlar yapan kan şekerimiz yıllar geçtikçe ve yaşımız ilerledikçe zamanla karamelizasyona yani AGE birikimine neden oluyor Bu nedenle zararlı AGE’lerin artmasını önlemek için ilk adım eğer kan şekerimiz düzensiz ve yüksek ise öncelikle onu iyi bir şekilde kontrol altında tutmaktır.
AGE’ler aynı zamanda kötü seçilmiş ve yanlış pişirilmiş besinlerle dışarıdan da alınırlar. Bunların yenme miktarı arttıkça, toksik etkileri da ciddi şekilde artmaya başlar. Bu toksik AGE’ler vücut dışında öncelikle proteinden zengin besinlerin uzun süre kuru sıcakta kızartılarak pişirilmeleri ile meydana geliyorlar. Sadece proteinden zengin besinler değil pek çok besin de kuru sıcakta kızartıldığında toksik AGE kaynağı oluyor. Bu karamelizasyon yani yüksek AGE düzeyi ile zaman içinde dokular elastik olma yeteneklerini kaybetmeye başlar ve zamanla sertleşip bozuşur, doğal olmayan toksik ve yaşlı yapılara dönüşür ve görev yapamamaya başlarlar. Cildimizden damarlarımıza kadar her doku bu toksik maddeden bir ölçüde nasibini alır.
AGE zararları ciltte kırışıklıklar, yıpranma, yaşlanma şeklinde görüldüğü gibi, en büyük zararları vücut içinde oluyor, kalp ve damar sistemi için büyük risk oluşturmaktan, organ hasarlarına, hatta Alzheimer’e kadar birçok durum yüksek düzeyde AGE oluşumu ile bağlantılıdır.
Önlem almak mümkün
Hiç şeker hastası olmasak bile eğer sağlıksız besleniyorsak, yıllar ilerledikçe tükettiğimiz AGE’den zengin besinler bizi yıpratıp, yaşlandırmaya hazırlar.
Dışarıdan hazır olarak aldığımız AGE zengini besinlere örnek olarak kahvaltıda çok sevdiğimiz kahverengileşmiş kızarmış ekmek, tavada altı kahverengi yanmış yumurta, peynir, sucuk; bazı üstü yanmış tatlılarımız, mangalda kızartılmış üstünde kahverengi izler olan etler, üstü yanmış balıklar, kahverengi yanık izleri olan tavuklar, kısaca kuru sıcakta yanarak kahverengileşmiş herşey zararlı ve toksik AGE kaynağıdır. Ayrıca hazır gıdalar da AGE den çok zengindir, örneğin salam, sosis ve benzeri hazır gıdalar AGE den zengin ve dolayısıyla yaşlanma yönünden zararlı gıdalara örnektir. Kavrulmuş her türlü kuruyemiş, cipsler, kızarmış kurabiyeler, unlu ürünler ve hazır paketli gıdaların birçoğu AGE kaynağıdır.
Gril yapma, kızartma, yağda kızartma, tava yapma gibi tekniklerle kuru sıcakta yakarak besinin rengini kahverengi yanıklara döndüren veya yanık izleri yapan pişirme işlemleri AGE miktarını çok fazla arttıran ve besinleri toksik maddelere döndüren pişirme yöntemleridir.
Nemli ısıda pişirme yani tencere yemekleri, buğulama, buharda pişirme, yakmadan kuru sıcakta pişirme (rengini kahverengileştirmeden ızgara, grill, fırın vb) gibi metotlar ise sağlıklı pişirme yöntemleridir.
Yani sadece yediklerimize dikkat etmek değil, yemeklerimizin nasıl pişirildiğine de dikkat etmek gençliğimizi uzatıp, yılları geriye çevirebilmek için çok önemli bir sağlıklı yaşam önlemi.
Özetle “Yemeklerinizi yakmayın, yoksa siz de yanarsınız”.